ISSN: 1301-255X
e-ISSN: 2687-4016

Gonca Karavar, Bahadır Öztürk

Anahtar Kelimeler: Batı Anadolu, Manisa, Yuntdağ, Halı, Seccade

GİRİŞ

Ege bölgesinde halı ve kilim dokumacılığının yapıldığı yöreler içerisinde Yuntdağ ve çevresi önemli bir yer tutar. Yuntdağ, Manisa iline bağlı ve Manisa ilinin kuzeyinde, İzmir Bergama’nın güneyinde, 1084 metre rakımda bulunan, 60 kadar köyden oluşan bir bölgedir.[1] Burada dokuma yapanların Toroslardan göç ederek bölgeye yerleşen Yörükler olduğu kaynaklarda belirtilmektedir.[2] Dokumalardaki motif benzerlikleri de buna işaret etmektedir.

Yörede halıcılığın Türklerin bölgeye yerleştiği 14. yüzyılda başlayarak, 15. ve 16. yüzyılda yaygınlaştığı düşünülmektedir. Bilinen örneklerin azlığı nedeniyle, Yuntdağ halılarının ne zamandan beri dokunduğu kesin olarak bilinmemektedir.[3]

Kuzey Batı Ege ile Güney Batı Marmara bölgesinde konar-göçerlikten yerleşik hayata geçen aşiretlerin dokumaları dört grup adı altında toplanmaktadır.

1. Çanakkale Kazdağları Türkmen Grubu Dokumaları (Ayvacık ve Ezine Yöresi, Çan, Yenice, Bayramiç (Agonya) dokumaları)

2. Balıkesir Yöncü Yörükleri Dokumaları ( Yöncü Ören, Dallımandıra, Yaren, Edremit, Balya yöreleri)

3. Balıkesir Yağcıbedir Yörükleri Dokumaları (Edremit, Bergama yöresi).

4. Bergama yöresi dokumaları (Kozak, Yuntdağı, Madra)[4]

Cumhuriyet sonrası turizmin geliştirilmesi amacıyla 22 Mayıs 1937’de Bergama’da yapılan kapsamlı bir kermeste yollara ve konukların oturduğu yerlere Kozak, Yağcıbedir, Madra ile Yuntdağ halıları, kilimleri serildiği bilgisi bulunmaktadır.[5] Bu tarihten sonra her geçen yıl yörede halıcılık gitgide azalmıştır. Halıcılığı tekrar geliştirmek için bir takım girişimler yapılmıştır. Bunlardan birisi, 1981 yılında başlatılan DOBAG Projesidir. Çanakkale – Ayvacık ve Manisa – Yuntdağ bölgelerinde, günümüzde ismi Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olan, o zamanki ismi ile Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu tarafından başlatılmış “Doğal Boya Araştırma ve Geliştirme Projesi” kapsamında üretilen doğal boyalı geleneksel halılara, özellikle yurtdışından çok büyük talep gelmiştir[6] . Bu projenin devamında 1989 yılında Kozaklar ve Örselli Köylerinde, civar köylerin de desteğiyle S.S. Doğal Boya El Dokumaları Üretim ve Pazarlama Kooperatifi kurulmuş ve kooperatifin halıları talep görerek ihraç edilmiştir.[7] 2017 yılı yöresel bir haberde kooperatife bağlı üretimin çok azaldığı yazılmaktadır.[8] 2019 yılı Nisan ayında Manisa Büyükşehir Belediyesi ve Yunus Emre Belediyesinden yetkililer ile yörede yapılan çalışmada Örselli’de kooperatifin üretiminin durduğu, bu sebeple kooperatifin üretiminin devam edebilmesi için yeni girişimlerde bulunulması ya da üretim işlerinin devam ettiği diğer köylere devredilmesi düşünüldüğü belirtilmiştir.

Bu makale ile yapılan araştırma ve incelemeler sonucunda tespit edilen bir grup Yuntdağ halısının literatüre kazandırılması amaçlanmıştır. Bu çalışma kapsamında alan araştırması için, Manisa Turgutlu’da koleksiyon sahibi Orhan Özer’e ait işletme ile Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nden dokuma faaliyetlerinin devam ettiği bilgisinin alındığı Yuntdağ bölgesindeki bazı köyler seçilmiştir. Bu doğrultuda ilk olarak Orhan Özer’e ait işletme ziyaret edilmiş ve koleksiyonu incelenmiştir. Sonrasında, Manisa Büyükşehir Belediyesi ve Manisa Yunus Emre Belediyesinden ilgili kişiler ile Yuntdağ Bölgesine gidilerek bölge halıcılığı ile ilgili araştırma ve durum tespiti yapılmıştır. Alan araştırması sonucunda özel koleksiyonda on, Asmacık Köyü camiinde üç, Süngüllü Köyü’nde evlerde on bir olmak üzere toplam yirmi dört adet Yuntdağ halısına ulaşılmıştır. Ulaşılan bu dokumaların her birinin teknik analizi yapılmış ve kayıt altına alınmıştır. Bu incelemeler sonucunda Süngüllü köyünde tespit edilen dokumaların bir yıl önce, ticari amaçla dokunmuş halılar olduğu bilgisi köy sakini Hüseyin Ali Uslu tarafından belirtilmiştir. Sonuç olarak, tespit edilen yirmi dört adet Yuntdağ halısından, özel koleksiyondaki yedi halı ile Asmacık Köyü Camii’nde bulunan üç adet halı tespit edilen en eski örnekler olarak bu çalışma kapsamında değerlendirilmiştir.

1. YUNTDAĞ HALILARININ TEKNİK ÖZELLİKLERİ

Kaynaklardan, Yuntdağ halılarında malzeme olarak ilme ipliklerinde yün kullanılırken, çözgü ve atkı ipliklerinde yünün yanı sıra pamuk da kullanıldığı öğrenilmektedir. Dokumada kullanılan düğüm türü Türk düğümüdür. 1993 yılında yapılmış bir yüksek lisans tezinde Yuntdağ halılarında düğüm sıklığı ile şu bilgiler yer almaktadır. “Günümüze ulaşılabilen en eski Yuntdağ halıları 18. yüzyıldan kalmıştır. 19. yüzyıla ait örneklerden biri Turizm Bakanlığı’nın yayınladığı katalogda bulunmaktadır. Halının dm2 ’sinde 1550 – 1600 düğüm bulunmaktadır.”[9]

Yöre halıları ile ilgili Bekir Denizin 1991 yılına ait bir çalışmasında ise şu bilgiler yer almaktadır;

“Yuntdağ yöresinde dokunan halıların boyut özellikleri ve kullanım alanına göre çeşitlerine bakıldığında en çok namazlık halısı, köşe yaygısı, yastık halısı, minder halısı, heybe halısı, testilik (arheleç) ve yer halısı dokunduğu kaynaklardan öğrenilmektedir. Namazlık tipinde dokunmuş halılar seccade olarak da bilinir. Köşe yazgı adı verilen halılar seccadelerden biraz daha küçüktür. Büyük halıların kapatmadığı alanlara serilmek üzere dokunmuşlardır. Halk arasında arheleç olarak tanınan testilik halıları sırta testi taşımak amacıyla dokunmuştur. Genellikle sırt genişliğinde ve yastık halıların desenleri kullanılmıştır. Yörede seccadeden daha büyük halılara desen ve boyut özelliklerine bakılmaksızın yer halısı denilmektedir. Yere sermek amaçlı dokunan bu halılar bordür ve zeminde kullanılan desenlere göre karabulut halı, develi halı, yeşilbaş halı, tabakalı halı gibi isimler alırlar… Yuntdağ halılarında yeşil ve beyaz zemin üzerine kırmızı, mavi, kahverengi, sarı, yeşil, siyah ve bej renkler hakimdir. Renklerin eldesinde kök boya, kırmızı renk veren al toprak, çamur, papatya çiçeği, soğan kabuğu, ayva yaprağı, saman, nar kabuğu, palamut ceviz kabuğu (tetir), ceviz yaprağı, meşe ağacı meyvesi (kobalak) ve meşe ağacı külü kullanılır. Mordan olarak tuz ve şaptan yararlanılmaktadır. Yörede, son on yıldan bu yana DOBAG Projesi tarafından halı dokutturulmaktadır. Söz konusu halılarda kırmızı, lacivert, mor, siyah ve bej tonlar çoğunluktadır.”[10]

2. YUNTDAĞ HALILARININ DESEN ÖZELLİKLERİ

Yuntdağ halıları genellikle seccade tipinde küçük boyutlu halılardır. Halıların zemin kompozisyonlarında çoğunlukla tek veya çift yönlü mihrap bulunmaktadır. Bunların haricinde mihrapsız olan, “Tabakalı Halı” olarak anılan halılarda zemini dikdörtgenlere bölen büyük motifler bulunmaktadır (Çizim:2). Halıdaki bu dikdörtgen şekilli motif tabaka olarak adlandırılmaktadır ve halı altı veya sekiz tabakalı diye tabaka sayısına göre isimlendirilir. Bu aynı zamanda halının boyutuna da gönderme yapar.[11]

Mihraplı halılarda mihraplar genellikle merdiven şeklinde kademelidir ve üst kısmında elibelinde gibi aşağı kıvrılan veya kanca şeklinde bir tepe motifi yer alabilir. Zemin kenarları veya mihrap duvarlarında bitkisel veya geometrik süsleme motiflerine rastlanır (Çizim:1). Mihrap içlerinde ana motif olarak, hayat ağacı gibi düz bir gövdenin iki yanından çıkan dallar bulunan bitkisel motifler dikkati çeker. Bunun haricinde kandil motifi, çeşitli geometrik şekilde stilize bitkisel motifler, pıtrak motifleri, yıldızlar ve köşe motifleri en çok görülen motiflerdir (Çizim:2). Bazı halılarda mihrap altında bir ayaklık bölümüne de rastlanmaktadır. Özellikle çift yönlü mihraplı olarak yapılmış halılarda mihrap içinde birbirine geçmiş altıgenlerden oluşan motiflerin daha yakın dönemde tasarım olarak yapılmış olduğu düşünülmektedir (Örnek: 5, 6, 7).

Yuntdağ halılarında zemini içten dışa doğru sırasıyla bir ince, bir kalın ve sonra tekrar bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Yöredeki halılarda çeşitli kalınlıklarda birçok kenar suyu motifi bulunmaktadır ve bu motifler halının büyüklüğüne ve beğeniye göre çeşitli kombinasyonlarda kullanılmaktadır (Çizim: 3). Bordürlerde bitkisel ve geometrik motifler gözlenmektedir. Bunların haricinde Uşak halılarında çok kullanılmış olan bulut motifinin bir benzeri de Yuntdağ halılarında görülmektedir (Çizim: 3/A). Bu bordür motifi yörede kullanıldığı renkten dolayı karabulut olarak adlandırılmaktadır. Bordürler arasında bulunan çubuklar da genellikle süslenmiştir ve bu özellik karakteristiktir (Çizim: 3/D). Eski örneklerde görülmemekle birlikte yakın dönem halılarında karakteristik olan bir motif de halının yalnızca başlangıç ve bitiş kenarlarına gelen elibelinde veya koçboynuzu benzeri motif sırasıdır (Çizim: 3/C). Bu motif daha çok DOBAG Projesi kapsamında üretilmiş halılarda görülmektedir.[12] Daha sonraki yıllarda üretilmiş dokumalarda da bu motif kullanımının devam ettiği incelenen örnekler üzerinde gözlenmiştir.



3. 20.YÜZYILA AİT BİR GRUP YUNTDAĞ HALISI

Bu başlık altında, makale kapsamında incelenen on adet 20. yüzyıla ait Yuntdağ halısı tek tek ele alınarak, teknik ve desen özellikleri açısından incelenmiştir. Dokumaların teknik özelliklerini tespit ederken; hammadde tespitinde dokuma üzerinden lif numunesi alınarak yakma yöntemi kullanılmıştır. Düğüm türü, halının ön yüzünden ilme sıraları açılarak düğümün tek veya çift çözgüyü sarıp sarmamasına bakılmıştır. Dokuma sıklığının tespitinde, 10 cm cetvelle önce ende, sonra boyda bulunan düğüm sayıları, halının en az üç bölgesinden sayılıp ortalaması alınarak belirlenmiştir. Atkı sayısı, dokumanın geneline bakılarak düğüm sıraları arasındaki atkılar sayılarak tespit edilmiştir.

Desen özelliklerinin belirlenmesinde ise dokumaların yüzey şemaları çıkarılmıştır. Yapılan Alan araştırması ve kaynakça taraması sonucunda yöre dokumalarında kullanılan motifler ve adları konusunda bilgiler eşleştirilemediği için, çalışmada yer alan motif çizimlerinde herhangi bir adlandırma yapılmamıştır. Ancak taranan yayınlar içinde ve yöredeki araştırmalar sırasında yerel adı tespit edilen motifler verilmeye çalışılmıştır. Ayrıca Yuntdağ halılarındaki desen karakterini ortaya koyabilmek amacıyla motif çizimlerinde Bergama Müzesi’nde sergilenen 18.-19. yüzyıl Yuntdağ halı örnekleri ile ulaşılabilen eski örneklerin fotoğraflarından da yararlanılmıştır.

Örnek 1: Koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 60 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, Orhan Özer tarafından bir koleksiyoncudan satın alınmıştır (Fotoğraf 1). 97,5 cm x 152,5 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü ve atkı ipliklerinde pamuk, ilme ipliklerinde ise yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 28 x 28 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında ağırlıklı olarak 3, yer yer 2 sıra atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından incelendiğinde zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Zemini, içten dışa doğru sırasıyla, bir ince şerit, bu ince şeridi ise iki ince kenar suyu çevrelemektedir. İçteki ince kenar suyu yörede kobalak[13] olarak adlandırılan motif ile süslenmiştir. Dokumanın kısa kenarlarında, başlangıç ve bitiş yönünde ince kenar suyu kalınlığında bir bölüm bulunmaktadır ve bu bölüm koçboynuzu[14] motifi ile süslenmiştir. Dokumada, yağ yeşili, kırmızı, mor, sarı, siyah, krem, turuncu, pembe renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında gayet iyi durumdadır ancak kenar örgüsünün tamir gördüğü ve saçakların dikilmiş olduğu tespit edilmiştir. Dokumanın başlangıç ve bitiş yönünde bulunan kilim örgüleri 1 cm, saçak boyu 2,5 cm ve hav yüksekliği ise 2 mm’dir.

Örnek 2: Koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 45 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, Orhan Özer tarafından bir koleksiyoncudan satın alınmıştır (Fotoğraf 2). 107,5 cm x 182,5 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 21 x 33 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında ağırlıklı olarak iki, yer yer üç sıra kahverengi atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında, zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur ve zeminde dört altıgen yer almaktadır. Mihrap köşelerinde ise çınar yaprağı motifi bulunmaktadır. Zemini bir kalın kenar suyu, bu kalın kenar suyunu da içten ve dıştan bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Kalın kenar suyu yörede çiçek[15] olarak bilinen motif ile süslenmiştir. Dokumanın kısa kenarlarında, başlangıç ve bitiş yönünde ince bordür kalınlığında bir bölüm bulunmaktadır ve bu bölüm koçboynuzu[16] motifi ile süslenmiştir. Dokumada krem, mavi, kırmızı, kırmızının ikinci suyu, açık mavi, yağ yeşili, siyah, kırmızının üçüncü suyu renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında gayet iyi durumdadır. Dokumanın başlangıç yönünde kilim örgüsü 2,5 cm, saçak boyu 2,5 cm, bitiş yönünde kilim örgüsü 2,5 cm, saçak boyu 2 cm’dir. Dokumanın kenar sargısı 1,5 cm, mavi, kırmızı renkte, hav yüksekliği ise 6 mm’dir.

Örnek 3: Koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 70 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, 15 yıl önce Orhan Özer tarafından satın alınmıştır (Fotoğraf 3). 84,5 cm x 125,5 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü ipliğinde yün, atkı ipliğinde doğal rengiyle pamuk ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 28 x 27 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında ağırlıklı olarak üç, yer yer iki sıra atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Zemini bir kalın kenar suyu, bu kalın kenar suyunu da içten ve dıştan bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Zeminde tam ortada çınar yaprağı[17] motifi bulunmaktadır. Dokumada, kırmızı, sarı, turuncu, mor, siyah, krem, pembe renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında oldukça iyi durumdadır. Dokumanın başlangıç ve bitiş yönünde kilim örgüsü 2,5 cm, saçak boyu 4,5 cm, kenar sargısı 1 cm, hav yüksekliği ise 3 mm’dir.

Örnek 4: Halk arasında sandık eskisi olarak tabir edilen ve koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 35 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, 15 yıl önce Orhan Özer tarafından Yuntdağ bölgesinden bir evden satın alınmış (Fotoğraf 4). 85 cm x 155 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 27 x 24 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında üç sıra, kırmızı renkte atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Zemini bir kalın kenar suyu, bu kalın kenar suyunu da içten ve dıştan bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Dokumanın kısa kenarlarında, başlangıç ve bitiş yönünde ince bordür kalınlığında bir bölüm bulunmaktadır ve bu bölüm koçboynuzu motifi ile süslenmiştir. Dokumada, kırmızı, kırmızının ikinci suyu, lacivert, açık mavi, yeşil, yağ yeşili, krem, siyah, sarı, mor renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında oldukça iyi durumdadır. Dokumanın başlangıç yönünde kilim örgüsü 4 cm, saçak boyu 7 cm ve örgülü, bitiş yönünde kilim örgüsü 4 cm, saçak boyu 13 cm ve örgülüdür. Kenar sargısı 1 cm mavi, kırmızı, yeşil renkte, hav yüksekliği ise 1 cm’dir.

Örnek 5: Koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 30 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, 10 yıl önce Orhan Özer tarafından Yuntdağ bölgesinden satın alınmıştır (Fotoğraf 5). 124 cm x 193,5 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 24 x 30 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında iki sıra, kırmızının ikinci suyu tabir edilen renkte atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur ve zeminde iç içe geçmiş üç altıgen yer almaktadır. Zemini içten dışa doğru sırasıyla bir ince şerit, bir ince kenar suyu, bir kalın kenar suyu ve tekrar bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Kalın kenar suyu yörede çakmak suyu[18] olarak adlandırılan motif ile süslenmiştir. Dokumanın kısa kenarlarında, başlangıç ve bitiş yönünde ince bordür kalınlığında bir bölüm bulunmaktadır ve bu bölüm koçboynuzu motifi ile süslenmiştir. Dokumada, kırmızı, mavi, sarı, krem, siyah, kırmızının ikinci suyu, koyu kırmızı, kahverengi, yeşil, mavinin ikinci suyu renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında oldukça iyi durumdadır. Dokumanın başlangıç yönünde kilim örgüsü 4 cm, saçak boyu 9 cm, bitiş yönünde kilim örgüsü 3,5 cm, saçak boyu 11 cm ve örgülüdür. Kenar sargısı 1 cm ve mavi renkte, hav yüksekliği ise 1 cm’dir.

Örnek 6: Koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 70 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, Orhan Özer tarafından bir koleksiyoncudan satın alınmış (Fotoğraf 6). 106 cm x 168,5 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 21 x 30düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında üç, yer yer iki sıra, kahverengi atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında dokumada, Zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur ve zeminde iç içe geçmiş iki altıgen yer almaktadır. Zemini içten dışa doğru sırasıyla bir ince kenar suyu, bir kalın kenar suyu ve tekrar bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Dokumanın kısa kenarlarında, başlangıç ve bitiş yönünde ince bordür kalınlığında bir bölüm bulunmaktadır ve bu bölüm koçboynuzu motifi ile süslenmiştir. Dokumada kırmızı, mavi, açık kırmızı, somon, yeşil, mavinin ikinci suyu, krem, siyah, yeşilin ikinci suyu, yağ yeşili renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında oldukça iyi durumdadır. Dokumanın başlangıç yönünde kilim örgüsü 1 cm, saçak boyu 2 cm, bitiş yönünde kilim örgüsü sökülmüş, saçak boyu sökülmüş ama 2 cm olduğu tespit edilmiştir. Kenar sargısı 9 mm kırmızı ve mavi renkte, hav yüksekliği ise 5 mm’dir.

Örnek 7: Manisa Yuntdağ bölgesi Asmacık Köyü Camiinde bulunan dokuma, 3 envanter numarası ile camiye kayıtlıdır (Fotoğraf 7). 70 cm x 139 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgüde 2 kat Z büküm pamuk ipliği, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 22 x 22 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında üç, yer yer dört sıra, açık mavi renkte atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, çift yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Zemini içten dışa doğru sırasıyla bir ince kenar suyu, bir kalın kenar suyu ve tekrar bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Dokumada, kırmızı, koyu kırmızı, yağ yeşili, krem, pembe, mor, siyah renkler hakimdir. Dokumanın başlangıç ve bitiş yönlerinde kilim örgüsü 8 cm, saçak boyu 12 cm’dir. Kenar sargısı 1 cm ve pamuk ipliğinden yapılmış, sonradan dokumaya eklenmiştir. Hav yüksekliği ise 6 mm’dir.

Örnek 8: Koleksiyon sahibinden alınan bilgi doğrultusunda en az 80 yıllık olduğu tahmin edilen dokuma, 5 yıl önce Orhan Özer tarafından bir koleksiyoncudan satın alınmıştır (Fotoğraf 8). 100 cm x 138 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü ve atkı ipliklerinde pamuk, ilme ipliklerinde ise yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 28 x 30 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında ağırlıklı olarak üç, nadiren iki ve dört sıra atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, tek yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Mihrap içinde saksı ya da vazo içinde çiçek deseni bulunmaktadır. Mihrap köşelerinde ve zeminde yörede çiçek[19] olarak adlandırılan motif kullanılmıştır. Zemini bir ince kenar suyu, bu ince kenar suyunu da içten ve dıştan bir ince şerit çevrelemektedir. Dokumada, sarı, kırmızı, mor, bordo, parlak kırmızı, siyah, turuncu, krem, açık sarı renkler hakimdir. Halının genel durumuna bakıldığında gayet iyi durumdadır. Dokumanın başlangıç yönünde kilim örgüsü 4,5 cm, saçak örgüsü 1,5 cm, saçak boyu 2,5 cm, bitiş yönünde kilim örgüsü 4 cm, saçak örgüsü 1,5 cm, saçak boyu 7 cm ve örgülüdür. Dokumanın kenar sargısı 2 cm, hav yüksekliği ise 4 mm’dir.

Örnek 9: Manisa Yuntdağ bölgesi Asmacık Köyü Camiinde bulunan dokuma, 74 envanter numarası ile camiye kayıtlıdır (Fotoğraf 9). 73 cm x 123 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgüde 4 kat Z büküm pamuk ipliği, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 29 x 30 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında iki, yer yer üç sıra, yünün doğal renginde atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, tek yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Zemini içten dışa doğru sırasıyla üç ince şerit, bir ana bordür ve tekrar bir ince şerit çevrelemektedir. Dokumada, kırmızı, krem, siyah, pembe, turuncu, sarı renkler hakimdir. Dokumanın kısa kenarlarında, başlangıç ve bitiş yönlerinde kilim örgüsü sökülmüştür. Kenar sargısı 1,5 cm turuncu renktedir Hav yüksekliği ise 2 mm’dir.

Örnek 10: Manisa Yuntdağ bölgesi Asmacık Köyü Camiinde bulunan dokuma, 18 envanter numarası ile camiye kayıtlıdır (Fotoğraf 10). 99 cm x 138 cm boyutlarındaki dokumada hammadde olarak çözgü ipliğinde pamuk, atkı ve ilme ipliklerinde yün kullanılmıştır. Dokuma sıklığı (kalitesi) 32 x 28 düğüm/dm2 olup Türk düğümü ile dokunan halının düğüm sıraları arasında üç, yer yer dört ve beş sıra, açık mavi renkte atkı ipliği kullanılmıştır. Desen açısından bakıldığında zemin, tek yönlü mihraplı olarak dokunmuştur. Zemini içten dışa doğru sırasıyla bir ince kenar suyu, bir kalın kenar suyu ve tekrar bir ince kenar suyu çevrelemektedir. Dokumanın kısa kenarlarında, bitiş yönünde ince kenar suyu kalınlığında bir bölüm bulunmaktadır ve bu bölüm koçboynuzu motifi ile süslenmiştir. Dokumada, kırmızı, koyu kırmızı, yeşil, yağ yeşili, krem, siyah, pembe, mor, lila, turuncu, bej renkler hakimdir. Başlangıç kenarı kalın kenar suyuna kadar sökülmüştür. Ancak muhtemeldir ki, bitişte bulunan bu ince ince kenar suyu kalınlığındaki bölüm başlangıçta da vardır. Dokumanın bitiş yönünde kilim örgüsü 8 cm., saçak boyu 13 cm’dir. Kenar sargısı 1 cm yeşil ve krem renktedir ve sonradan yapılarak dokumaya eklenmiştir. Hav yüksekliği ise 5 mm’dir.

SONUÇ

Batı Anadolu Bölgesi, Türk halı sanatı tarihi içerisinde önemli bir yere sahiptir ve birçok dokuma merkezini bünyesinde barındırmaktadır. Yuntdağ bölgesi de Batı Anadolu’daki bu dokuma merkezlerinden biridir. Ancak yazılı kaynaklarda bölgede halı üretiminin ne zamandan beri süregeldiği ile ilgili açıklayıcı net bir bilgi yoktur. Bunun yanı sıra yöre halılarına ait 18. yüzyıl öncesi görsel kaynağa da ulaşılamamıştır. Konu ile ilgili en kapsamlı çalışmalar Prof. Dr. Bekir Deniz’e aittir.

Araştırma kapsamında incelenen ve bu çalışmaya konu olan on adet 20. yüzyıl Yuntdağ halısının teknik özelliklerine bakıldığında; hammadde açısından ilme ipliklerinde yün kullanıldığı; çözgü ve atkı ipliklerinde ise yünün yanı sıra pamuk ipliğinin de eşit derecede tercih edildiği görülmektedir. Dokumalarda Türk düğümü kullanılmıştır ve halıların ortalama kalitesi 28 x 28, 21 x 30, 27 x 24, 24 x 30 düğüm / dm2dir. Yuntdağ halılarında atkı ipliği olarak pamuk ipliği kullanıldığında lifin doğal renginde; yün ipliği kullanıldığında ise lifin doğal renginde, açık kırmızı, ya da açık mavi renkte iplik tercih edildiği gözlenmiştir. Dokumaların kenar sargılarında ise genellikle mavi, kırmızı, yeşil, krem ve turuncu renklerinin birinin ya da birkaçının bir arada kullanılarak yapıldığı görülmektedir. Dokumaların hav yükseklikleri 5 mm ile 1 cm arasında değişmektedir. Kilim örgüleri 2,5 – 8 cm arasındadır, saçak boyları ise 13 – 15 cm’ye kadar ulaşmaktadır. Dokumalarda ağırlıklı doğal boya kullanılmakla birlikte son dönem örneklerinde kimyasal boyarmaddelerin de kullanıldığı yapılan araştırma ve incelemeler sırasında tespit edilmiştir.

Yuntdağ halılarının desen özelliklerine bakıldığında halıların genellikle seccade boyutunda ve mihraplı kompozisyonlara sahip oldukları görülmektedir. Bu çalışma kapsamında incelenen halılar içinde yedi adedi çift yönlü mihraplı (Fotoğraf 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7) diğer örnekler ise tek yönlü mihraplı (Fotoğraf 8, 9, 10) komposizyon şemasına sahiptir. Bunlardan altı adedi (Fotoğraf 1, 2, 4, 5, 6, 10) halıların başlangıç ve bitiminde bulunan koçboynuzu motifi ile süslenmiş ince kenar suyu kalınlığındaki bölümden dolayı DOBAG Projesi ile geliştirilen halılara çok benzemektedir. Ancak bu konuda net bir bilgiye ulaşılamamıştır.

Yuntdağ bölgesi eskiden bir dokuma merkezi olsa bile günümüzde ne yazık ki bölgede dokuma faaliyetleri durma noktasına gelmiştir. Yörede yapılan araştırma sırasında köylerde halı dokumayı bilen insan potansiyelinin hala var olduğu, kooperatiflerden kalan tezgâhlar ve malzemelerin bulunduğu görülmüştür. Yöre insanları halıcılık faaliyetlerinin sürdürülebilmesi için destek beklediklerini ifade etmektedirler. Bölgede önceden faaliyet gösteren kooperatiflerin yeniden hayata geçirilerek üretimin canlandırılması için belediyeler, ticaret odalarının ilgili birimleri, üniversiteler ve yöre halkının el birliği ile çalışması gerekmektedir. Bu sayede kültürümüzün önemli bir parçası olan halıcılığın yeniden eski popülaritesine kavuşturulmasının, sonrasında diğer bölgelere de ilham vereceği kanaatini taşımaktayız.

KAYNAKÇA

Deniz, Bekir – Ürer, Harun (1999). “Selçuk (İzmir) Civarında Yaşayan Tekeli Yörüklerinde Halı ve Düz Dokumalar”, Erdem, Ekim, cilt:10, sayı: 28, Halı Özel Sayısı – I, s.125.-134.

Deniz, Bekir (1995). “Yöre Özellikleriyle Yuntdağ Halıları”, 9. Milletlerarası Türk Sanatları Kongresi, C. II, Ankara, s.33.-46.

Deniz, Bekir (2000). Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Yaygıları, Ankara, Atatürk Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Yayını, 284 S.

Güneş, Günver – Kocamaz, Mine (2011). “Cumhuriyetin İlk Yıllarında Taşra’da Turizm Politikaları Arayışı: Bergama Kermesi”, Belgi, Sayı 2, s. 205.-212.

Böhmer Harald (1984). “DOBAG Projesi Üzerine”, Türkiyemiz, No: 42, İstanbul (Çev.; Prof. Dr. Mustafa Aslıer)

Taylan, Mine – Atlıhan Şerife (2018). “Tekstil Tasarımında Doğal elyaf ve Doğal Boya Kullanımı”, İdil, cilt 7, sayı 43, s.324-325

Yazıcı, Müge (1989). Yuntdağ Yöresi Halıları, İzmir, EÜ Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Anabilim Dalı Bitirme Tezi.

Özhan, Nigar (1970). “Bergama’da Eski ve Yeni Halıcılık”, Türk Etnografya Dergisi, 12. Sayı, Ankara, s.123.-127.

Rota: Örselli, http://www.hurriyet.com.tr/ege/rota-orselli-39205159, Haber Tarihi 08.12.2000, (14.03.2019)

Çiçek, Seda (2010). “Çanakkale İli Ayvacık Yöresi Halı ve Kilimleri”, Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Tarihi Anabilim DalıYüksek Lisans Tezi, Edirne, 25. s.

Turkish Handvoven Carpets Catalogue No:1. Hazl.: Güran Erbek. Ankara Ekim 1987. Ünal Ofset, 2.Baskı, Mayıs 1992. Sevinç Matb. (s.y), T.C.Kültür Bakanlığı Döner Sermaye İşletmeleri Merkez Müdürlüğü

Yılmaz, Zümrüt (1993). Dobag Projesi Kapsamındaki Yuntdağ Halıları’nın Günümüzdeki Durumu, İstanbul, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Geleneksel Türk El Sanatları Bölümü yayınlanmamış yüksek lisans tezi, 119 S.

http://www.manisakulishaber.com/gundem/orselli-halisi-yeniden-hayat-bulacak-h5159.html (14.03.2019)

Kaynak Kişiler

Ayşegül Çakan, Manisa Yunus Emre Belediyesi

Hülya Gezer, Asmacık Köyü Muhtarı – Manisa

Hüseyin Ali Uslu, Süngüllü Köyü Sakini

Nedim Zurnacı, Manisa Büyükşehir Belediyesi

Orhan Özer, Koleksiyoner, Manisa-Turgutlu

Ramazan Nurbaş, Süngüllü Köyü Muhtarı – Manisa

Kaynaklar

  1. Nigar Özhan, “Bergama’da Eski ve Yeni Halıcılık”, Türk etnografya dergisi, 12. Sayı, Ankara 1970, 124.s. (123.-127 S.)
  2. Detaylı bilgi için bakınız; Bekir Deniz – Harun Ürer, “Selçuk (İzmir) Civarında Yaşayan Tekeli Yörüklerinde Halı ve Düz Dokumalar”, Erdem, Ekim 1999, cilt:10, sayı: 28, Halı Özel Sayısı – I, 125.-134.S.
  3. Bekir Deniz, “Yöre Özellikleriyle Yuntdağ Halıları”, 9. Milletlerarası Türk Sanatları Kongresi, C. II, Ankara 1995, 33.s.
  4. Seda Çiçek, Çanakkale İli Ayvacık Yöresi Halı ve Kilimleri, Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Tarihi Anabilim DalıYüksek Lisans Tezi, Edirne 2010, 25. s.
  5. Günver Güneş, Mine Kocamaz, “Cumhuriyetin İlk Yıllarında Taşra’da Turizm Politikaları Arayışı: Bergama Kermesi”, Belgi, Sayı 2, Yaz 2011/1, s. 209
  6. Mine Taylan, Şerife Atlıhan “Tekstil Tasarımında Doğal Elyaf ve Doğal Boya Kullanımı”, İdil 2018, cilt 7, sayı 43, s.324-325
  7. Rota: Örselli, http://www.hurriyet.com.tr/ege/rota-orselli-39205159, Haber Tarihi 08.12.2000, (14.03.2019)
  8. http://www.manisakulishaber.com/gundem/orselli-halisi-yeniden-hayat-bulacak-h5159.html (14.03.2019)
  9. Zümrüt Yılmaz, Dobag Projesi Kapsamındaki Yuntdağ Halıları’nın Günümüzdeki Durumu, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Geleneksel Türk El Sanatları Bölümü yayınlanmamış yüksek lisans tezi, İstanbul 1993, s.35
  10. Bekir Deniz, “Yöre Özellikleriyle Yunddağ Halıları”, 9. Milletlerarası Türk Sanatları Kongresi, İkinci Cilt, Ankara 1995, s.33 – 46.
  11. Tabakalı halılar ile ilgili bilgi için bakınız; Bekir Deniz, Türk Dünyasında Halı ve Düz Dokuma Yaygıları, Ankara 2000, Atatürk Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Yayını, s.106.
  12. Yılmaz; a.g.e., s.44
  13. Yılmaz, a.g.e., s.45
  14. Yılmaz, a.g.e., s.44
  15. Yılmaz, a.g.e., s.45
  16. Yılmaz, a.g.e., s.44
  17. Asmacık Köyü sakinlerinden Hüseyin Ali Uslu’dan bilgi. 15.04.2019
  18. Yılmaz, a.g.e., s.46
  19. Yılmaz, a.g.e., s.45

Şekil ve Tablolar