ISSN: 1301-255X
e-ISSN: 2687-4016

Fatma Yelda GEZİCİOĞLU1, Günay ATALAYER2

1İstanbul Aydın Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü
2Mersin Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü

Anahtar Kelimeler: Dokumacılık, Çekmeli Dokuma, Atkıdan İlmekli, Mısır, Kopt Kumaşları, Desen

1. GİRİŞ

Dokumacılık giyinme ve örtünme gereksinimini karşılayan, insanlığın en eski üretim yöntemlerinden biridir. İçgüdüsel olarak dış etkenlerden korunmak, yaşamın sürekliliğini sağlamak için giyinme ve örtünmenin ön plana çıkan temel bir ihtiyaç olduğu kabul edilmiştir. İnsanlar dokuma kumaşların yapısını oluştururken doğanın yarattığı formlardan ve davranışlardan her zaman fikir almışlardır. Kuşların yuva yapış şekli, örümcek ağının formu, böceklerin, hayvanların yiyecek yakalamaları gibi birçok doğa olaylarının insanlara dokumalarında ilham kaynağı olduğu ifade edilmektedir.[1] Dokuma yapmak için gerekli olan ilk hammaddenin, evcilleştirilen koyunların yünleri olduğu, daha sonraki süreçte başta keten olmak üzere yetiştirilen bitkilerin lifinden de yararlanıldığının günümüzde kabul edilen bir gerçeklik olduğu bilinmektedir.[2]

Dokumanın tarihsel gelişimine baktığımızda işlevselliğinin yanı sıra anlamının bugünden daha farklı olduğu görülmektedir. Çünkü başlangıçta bir ihtiyacı gidermek için üretilen dokuma, daha sonraki tarihsel süreçte dokuma yolu ile desenler yaratarak, sanatsal üretime uzanan bir yolu izlemiştir.

Araştırmalar, M.Ö. 5000’li yıllara ait olduğu düşünülen, Nil vadisinin Fa yüzyılum ve Badari bölgelerinde bulunan kumaş parçalarının; genellikle bez ayağı örgüsü ile dokunmuş, Mısır medeniyeti döneminde yaygın bir şekilde kullanılan keten ipliği ile üretilmiş, tarihsel örnekler olduğunu göstermektedir.[3]

Mısır’da, Eski İmparatorluk Devri’nde, M.Ö. 2778-2413 yıllarında oldukça ince eğrilmiş keten ipliğinden yapılan kumaşların, mumyaların sarılmasında kullanıldığı ifade edilmektedir.[4] Başka bir örnek ise; en eski dokuma teknikleri içinde yer alan ve özel bir yöntem ile dokuma sırasında atkıdan iplik çekilerek desenlendirilen, ”weft loop” (atkıdan çekmeli/halkalı/ilmekli/kesiksiz havlı) olarak adlandırılan dokuma kumaşlardır. Bu kumaş örneklerinin M.Ö 2000’li yıllara tarihlendiği, Mısır’da 11. Hanedanlığında ilk firavun zamanında kefen bezi olarak kullanıldığı belirtilmiştir.[5]

Tarihsel kumaş örnekleri içinde, dokuma sırasında “atkı ipliğini yüzeye çekerek desenlendirme” olarak tanımlanabilen bir teknikle desenlendirilmiş kumaş grubunun önemli bir yer tuttuğu belirtilmektedir. Bunlardan birisi M.Ö. 2160 yılında Mısır Deir El-Bahri ‘de bulunmuş en eski örneklerden biri olan ve pulled-up weft loop (atkı ipliğinin yukarı çekilerek ilmek-halka oluşturması) tekniği ile yapılmış dokuma kumaş örneği olarak ifade edilmektedir. Çözgüsünde ve atkısında keten ipliği kullanılan bu örneklerde iplik kalınlıkları farklı kullanılarak, yüzeyde görüntü çeşitliliğinin sağlandığı, ışık tonlaması ve doku farklılığı ile gölgeli bir etki oluşturulduğu (giderek açılan ya da giderek koyulaşan), açık koyu renk etkisi ile desen verildiği belirtilmektedir.[6] Örnekleri incelediğimizde bu tekniğin; Mısır’da hanedan örtülerinin kumaşlarına da uygulanan bir teknik olduğu, bu kumaşlarda atkı ipliğinin çekme uzunluklarının uzun ve kısa olarak iki farklı şekilde uygulandığı anlatılmaktadır.[7] 1. Hanedanlık Dönemi’nde Mısır’da atkı ipliğini yüzeye çekerek yapılmış dokuma kumaşlar ise soğuk havadan korunmak için dış giyimde ve yatak örtüsü olarak kullanılmış dokumalar olup; bu kumaşların havlu olarak da kullanıldığı ifade edilmektedir.[8]

Raoul D’Harcourt’a göre; Antik Peru tekstillerinden örnekler Lima’nın güneyinde yapılan kazılarda ortaya çıkan mezarlarda bulunmuş ve toprağın kuruluğundan dolayı günümüze kadar gelmiştir. Buradaki örnekler incelendiğinde iyi bilinen arkeolojik bölgelerden Nazca, Ica, Paracas, Cajamarquilla, Ancon, Chancay ve Hacamac’dan geldiği görülmüştür. Bu örneklerin yaşı hesaplanamamıştır.[9] Peru’da bazı bölgelerde atkıdan çekmeli (atkıdan halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği ile dokunan örneklerin çözgüsünde pamuk, atkısında yün iplik kullanıldığı, dokumalarda uygulanan bu tekniğin çekme (halka / ilmek / kesiksiz hav) uzunluklarının birbirine dokunacak şekilde değerek tüy görüntüsü oluşturduğu belirtmektedir.[10]

Collingwood’a göre; Peru’da şaşırtıcı bir şekilde atkıdan çekmeli (atkıdan halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniğinin fazla kullanılmadığı, bazen tapestry / kilim dokumalarda (resimli dokumalarda), örneğin tüylü hayvan figürlerinde kullanıldığı belirtilmektedir.[11]

Schoeser; İtalya’da 1600 yılında ipeğin metal ipliklerle sarılarak oluşturulduğunu ve atkıdan çekmeli (atkıdan halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) (weft loops) teknikle birlikte uygulandığını ifade etmektedir.[12]

İspanya’da Granada’nın güneyinde bulunan Alpujarnas bölgesinde atkıdan çekmeli (atkıdan halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniğinin daha ağır kumaşlarda uygulandığı belirtilmektedir. Bu kumaşlar; halı, Sardunya halıları, bazı Doğu Avrupa kefenleri ve İskandinav halıları olarak örneklendirilmektedir. Ayrıca bu dokumaların bazen de “boutonne halıları” olarak adlandırıldığı ifade edilmektedir.[13]

Atkı ipliğinin yüzeye çekilerek desenlendirilmesi ile dokunan bu teknikte; zemin çözgü ve zemin atkı olarak nitelendirdiğimiz ipliklerden başka, desen yapmak üzere kullanılan atkı veya çözgü ile gelişmiş kumaş yapıları elde edilmektedir. 2. atkı ipliği (ilave atkı / takviye atkı / desen atkısı adlar alabilir) ile kumaşta biçimler ve yüzey şekillendirmeleri yaratılmaktadır.

2. Atkı ipliği ile desenlendirilmiş bir kumaş grubunun Anadolu’da, günümüzdeki örnekleri araştırıldığında bu kumaşların yapısal analizleri, tekniğin tanımlanmasını sağlamaktadır. Tekniğin, hacim yaratarak yüzeyde şekiller yaratmayı sağlayan bir desenlendirme tekniği olduğu görülmektedir.

Seçilmiş tarihsel örnekler irdelenerek, desen sınıflaması ile gruplandırmalar yapılabilmektedir. Böylece Anadolu örneklerinin tekniği ile bu grupların tekniğinin aynı olanları rahatlıkla ortaya çıkmaktadır. Müzelerdeki “atkıdan çekme (halka/ilmek / kesiksiz hav) desenli” kumaşlar üzerine yapılan bu inceleme ile Anadolu’da rastlanan örneklerin yapısal özellikleri arasındaki benzerlikler üzerinden “çekme tekniğini” (halka/ilmek/kesiksiz hav diye de ifade edilen) ortaya koyarak sağlanabilecektir.

2. Atkı ipliği (ilave atkı/ takviye atkı / desen atkısı) yüzeye çekilerek desenlendirilmiş, dokuma kumaşlarda teknik, farklı isimler ile tanımlanmaktadır. Örneğin, Dünya’da “weft loop (atkıdan halkalı / ilmekli)”, “weft looping (atkıdan halkalı / ilmekli)”, “weft loop pile (atkıdan halkalı / ilmekli yığın / hav)”, “loop weave (halka/ ilmek örgü), “pile weave (havlı, / yığınlı örgü)”, “pibiones (grape berries / üzüm meyveleri), boutonné, (buttons / düğmeler), “boutonne patterning” (düğmeli desen) ya da point boutonne (düğme köprüsü) olarak tanımlanırken; Anadolu’da “çekmeli”, “çeki/çekki/çekili/çekkili”, “kuskuse”, “çimdik / çultar” isimleri ile bilinmektedir.[14]

Ayrıca; “Mersin Bölgesinde “çekmeli” olarak adlandırılan dokumaları özel atkı desenli veya elle çekmeli motif olarak da tanımlanabileceği Mersin’de yapılmış olduğu araştırmalar sonucunda belirtilmektedir.[15]

Anadolu (İzmir, Kırklareli, Antalya, Konya ve Mersin)[16] üzerinden başlayan araştırmalar; yayınlara ve dünya müze kaynaklarına ulaşılarak genişletilmiştir. Araştırmada özellikle atkı ipliğinin yüzeye çekilerek, kesilmeden yüzeyde halka görüntüsü ile desen oluşturan dokuma tekniği irdelendiğinde, tekniğin yaygınlığı anlaşılmaktadır. Bu tekniğin bazı araştırmacılar tarafından İngilizce ya da Türkçe olarak ilme, hav ya da tüy, ilmek şeklinde genel bir ifade ile tanımlanmasının tekniği yeterli şekilde açıklamadığı düşünülmektedir. Çünkü ilme; örme literatürünü, hav; her türlü tüylü dokumaları, ilmek ise özgün bir düğüm tekniğini çağrıştırmaktadır. Bu yazıyı konu alan tekniğin kullanıldığı dokumalarda ise halkaların kesilmediği ve tüy görüntüsü yaratmadığı ve atkının çözgüye düğümlenmediği düşünülürse; ipliğin bir araçla yüzeye çekilmesi eylemi anlam kazanmaktadır. Bu nedenle bu tekniği açıklayıcı tanımlamanın; “çekmeli tekniği” kavramı olduğu kabul edilmektedir. Ayrıca; tekniğin ilave atkı ipliği kullanılarak bir araç yardımıyla yüzeye çekilmesi sonucu oluşması, Anadolu’da Mersin yöresinde kullanılan adlardan biri olması (Tablo 1) ve Türkçe anlatımla yapılan işlemi doğru ifade eden bir sözcük olmasından dolayı “çekmeli” sözcüğü ile tanımlanması uygun görülmektedir. Amaç; “çekmeli” sözcüğünün tekstil alanına kazandırılmasını sağlamaktır.

Atkı ipliği yüzeye çekilerek yapılan bu desenlendirme tekniği, Dünya müzelerinde yer alan bilgiler ve kaynak kişiler [17]/ [18] doğrultusunda, tarihsel dönemleri irdelenmeden, hangi dönem olursa olsun, dokumaların desenleri ve yapılış tekniği esas alınarak incelenmektedir.

Bu kapsamda; Dünya müzelerinden Metropolitan Sanat Müzesi, Victoria & Albert Müzesi, Dumbarton Oaks Sanat Müzesi, The George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi, Cooper Hewitt Smithsonian Tasarım Müzesi ve Harvard Sanat Müzesi’ndeki örnekler olmak üzere 6 müzeden dokuma kumaş örnekleri seçilmiştir. Bu müzelerden 40 adet dokuma incelenmiş, içerisinden 13 örnek dokuma belirlenmiştir. Örneklerin müze bilgileri karşılaştırılarak değerlendirilmiş ve görselleri üzerinden görsel analizleri ile tekniğin yapısı irdelenerek özellikle bu yazının konusu olan “desen oluşturma olanağı” analiz edilmiştir. Bu değerlendirmelerin hedefi, öncelikle özgün bir desen yapma tekniğini belirginleştirmek ve tekniğin farklı uygulamalarını ortaya çıkarırken Anadolu’daki adlandırmayı literatüre kazandırmaktır.[19]

2. Tarihsel Örneklere genel Bakış

Anadolu’daki müze örneklerine baktığımızda; 2004 senesinde yapılmış bir araştırmada, Edirne Müzesi’nde saptanmış olan, Edirne (Türk) kırmızısı renginde, yün ipliklerle dokunmuş, Kofçaz köyü dokuması olan örneğin (Fotoğraf 1) Türkiye’deki atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) doku ma örneklerinden biri olduğu görülmektedir. Bu örnekte, dokumanın yüzeyindeki çekmelerin (halka/ ilmek/ kesiksiz hav) diyagonal bir biçimde ve bütün yüzeyde yapıldığı, halkaların yüksekliklerinin eşit olduğu ifade edilmektedir.[20] Bu dokuma örneği Edirne Müzesi’nde arşive kaldırıldığı gerekçesi ile şu anda yer almadığı için, dokumanın ayrıntılı analizi yapılamamıştır. Ancak daha önce yapılan ve şimdi görseller üzerinden anlaşıldığı gibi, yüzeydeki çekmelerin (halka / ilmek / kesiksiz hav) diyagonal bir gidiş gösterdiği görülmektedir.[21]

Dünya müze örneklerine baktığımızda; çoğunluğu Mısır’ın tarihsel örnekleri olduğu, atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği ile dokunan bu örneklerin yüzeydeki hacimli görüntüleri ile birlikte renk zenginlikleri ve desen farklılıklarının sayısal çokluğu dikkatimizi çekmektedir. Bu açıdan tekniğin gelişme ve çeşit yaratma olanağı görülmektedir. Bu yöntemin sanatsal dokumalara da örnek olabileceğini söylemek mümkündür.

Desen atkılarında genellikle renkli yün, zeminde boyanmamış keten iplikleri kullanılan bu dokumaları öncelikle atkıdan desenli dokumalar olarak tanımlıyoruz. Diğer bir deyişle, zemin çözgüsü, zemin atkısı ve bir de desen atkısı bulunan, (tek çözgü 2 atkısı bulunan) üç iplik sistemi ile dokunmuş tek katlı bir kumaş grubu olduğunu söyleyebiliriz. Grubun örneklerinde Kopt kumaşları olarak nitelendirilen dokuma kumaşlar da yer almaktadır. Mısır’ın yerli Hristiyanları olarak tanımlanan Koptlar, dokumalarında desenleri oluşturmak için, tapestry (resimli dokuma) tekniğini, Ön Asya’daki ve Anadolu’daki ismiyle kilim tekniğini kullanmışlardır.[23]

Bunun yanı sıra söz konusu dokumaların bir kısmında, resimli dokuma (tapestry/ kilim) tekniği ile birlikte; “atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) tekniği” de düz ya da desen oluşturan biçimde kullanılmıştır. Ancak birçok araştırmada söz konusu resimli dokumaların desenleri incelenirken, kumaş yapısını oluşturan “atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği”nin yapısal olarak göz ardı edildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan çekmeli tekniğinin kilim tekniği ile birlikte kullanılmış olması, atkıdan çekmeli (halkalı/ilmekli / kesiksiz havlı) tekniğinin özel ve yaygın bir öneme sahip olduğunu göstermektedir.[24]

Dünya müzelerindeki bu dokuma örneklerinde, atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) tekniği ile çeşitli motifleri, bitki ve insan yüzleri, madalyona benzer daire ve farklı geometrik şekiller, resimsel olarak yansıtılmıştır. Resimli dokumalar olarak uygulanan bu örneklerde atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) tekniğinde yün ve keten ipliklerinin kullanmış olduğu da belirtilmektedir.

Ayrıca Kopt dokumalarında örgü yapılarının çok az olduğu, Koptların renk ve iplik türü açısından çok fazla çözgü ve atkı çeşitliliği kullanmadan estetik bir etki elde etme kabiliyetine sahip oldukları görülmektedir. Kışlık kıyafetlerinde daha sıcak tutacak ve dış etkenlerden koruyacak kıyafetler yapmak için yün iplikleriyle atkıdan kısa ve uzun çekmelerle (halka / ilmek / kesiksiz hav) dokumalar yaptıkları belirtilmektedir.[25]

2.1.“Çekme”nin Teknik Tanımı

Atkıdan desenlendirilen bu dokuma kumaşlarda desenlendirme tekniği, atkı ipliğinin el ile çekilerek halka/ilmek/kesilmemiş hav oluşturulması temeline dayanıyor. Buna “el çekme tekniği” demek gerekir. Dokuma sırasında el kullanmanın yanı sıra başka araçlar da kullanılabilmektedir. Örneğin; tezgâhta dokuma esnasında ağızlık açıldığında atkı ipliği atıldıktan sonra tefeyi(tarak) vurmadan önce el, şiş, tığ ya da benzer bir malzeme yardımı ile atkı ipliğinin belli aralıklarla yükseklik oluşturarak dokunması ile ortaya çıkmaktadır. Çekmeli dokumalar tanımı, zemin atkısından ayrı bir ipliğin (desen yapan ipliğin), basit bir araç kullanarak elle yüzeyde yükseltilmesi ile dokuma işleminin yapıldığını göstermektedir. Zemin atkısına ilaveten yüzeyde halka / ilmek / kesilmemiş hav oluşturmak için atılan atkı ipliğini yükseltme işlemi, kumaşın sıklığına, seyrekliğine, kullanılacak ipliğin kalınlığına, inceliğine, ya da desene bağlı olarak belirli bir sistemle aralıklar bırakılarak yapılmaktadır.[26]

Bu teknik; diğer atkı desenli dokumaların tekniklerine göre, çekme yönteminin zaman alması bakımından daha uzun süre gerektirmektedir. Bu süre kullanılan desen, iplik ve malzemeyle bağlantılı olarak halkaların/ilmeklerin/kesiksiz havların (çekme işleminin) sıklığına göre de değişmektedir. Bununla birlikte “çekme” tekniği, ipliğin çekilme sıklığına ve çekilen iplik uzunluklarına ve dokuyucunun becerisine göre de farklılık gösterebilmektedir.

Anadolu’daki alan araştırmalarında tespit edilen ve analizleri yapılan 16 adet atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) dokuma örneklerinden biri Mersin/Mezitli ilçesinde bulunmaktadır (Fotoğraf 2). Tablo1[27]de analizi açıklanan örneğin tekniğinde; atkı ipliğinin çözgüler arasından yüzeye serbestçe (çözgüye düğümlenmeden ya da sarılmadan) bir mil yardımı ile çekildiği, örneğin 65-70 yıllık olduğu ve “çekmeli dokuma” olarak adlandırıldığı kaynak kişi[28] tarafından belirtilmektedir.


Mısır dokumalarında ise iki farklı çekme (halkalı/ilmekli/kesiksiz havlı) tekniği görmekteyiz. Bunlardan biri atkı ipliğinin çözgülere sarılmadan ya da bağlanmadan serbestçe yüzeye çekilmesi ile oluşan tekniktir. Bu teknik; atkı ipliğinin bir halka/ilmek/kesiksiz hav oluşturması için bir kanca yardımı ile dokuma yüzeyine çıkartılması ile oluşmaktadır. İplik uzunluklarının eşitliliğini sağlamak için, halkalara / ilmeklere / kesiksiz havlara bir çubuk yerleştirildiği ve desen tamamlandığında çubuk çıkartılarak istenilen uzunluğun sağlandığı belirtilmektedir. [30]


İlave atkı (takviye atkı / desen atkısı) ipliğinin serbestçe yüzeye çekilmesi ile yapılan deneysel uygulamalarda birçok farklı araç ile yeni teknik çeşitliliklerinin olduğu tespit edilmiştir. Bunlardan birisi de atölye uygulamalarında yapılmış olan deneysel çalışmalar grubunda yer almıştır. Dokumada halka/ ilmek/ kesiksiz hav görüntüsü oluşturan atkı iplikleri bir tığ yardımı ile yüzeye çekilerek uygulanmıştır.(Fotoğraf 4)

“Serbest” çekme tekniği; Bezayağı (B1/1) örgüsü ile birlikte kullanılan atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) dokumalar, zeminde kullanılan bezayağı örgüsünün aralarına zemin ipliğinden başka desen yapmak üzere ekleyebileceğimiz ilave /ek / fazladan / ekstra / takviye gibi değişik sözcüklerle ifade edebileceğimiz ekstra bir iplikle, çekme işleminin yapıldığı bir tekniktir. Atkıyı çekerek, sadece bir atkı halkası oluşturmak istendiğinde bunu serbest çekme olarak tanımlamak uygun olacaktır. Diğer tekniklerden biri ise; “çözgüye dolamalı” olarak tanımlayabileceğimiz bir tekniktir. Bu tekniğin, Collingwood’un “The Techniques Of Rug Weaving” adlı yayınında, Sehna tekniği adı ile M.S. 400 yıllarında Mısır, Fırat’ın doğusu gibi bölgelerde keten ve yün iplikleri kullanılarak yapıldığı ve bu tekniğin Kopt (Kıpti) halısının büyük bir parçasında uygulandığı belirtilmektedir.[34]

Tarihsel örneklere görsel analiz yapıldığında, muhtemelen uzun ilmekler/halkalar/kesiksiz havlar oluşturmak için atkı ipliklerinin yuvarlak çubuk ya da benzeri bir malzemeye sarılarak kesilmeden oluşturulmuş olduğunu ifade edebiliriz.


1.2. Çekme işlemi ve Renk Kullanımı

Tarihsel dokumalarda çekme tekniği ile yapılan kumaşların çoğunluğunda çözgü ve zemin atkılarında boyanmamış keten, desen atkılarında ise iki renkli ya da çok renkli yün iplikleri kullanılmıştır. Renkli yün ipliklerinde aynı rengin tonlamaları ile dokumalar yapılmıştır. Çekmeleri (halka / ilmek / kesiksiz hav) uzun olan dokumalarda ise boyanmamış keten iplikleri uygulanmıştır.

Mısır dokumalarında, atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği ile yapılan örneklerde mor renkli yün ipliği kullanıldığı belirtilmektedir. Elde edilen renklerin Orchil (mor rengi veren böcek), murex (dikenli deniz salyangozu), madder (kök boya) ile boyanmış ve demir ile mordanlama yapılmış olabileceği tahmin edilmektedir.[37]

Tunik ve keten şalların kumaşlarında süsleme amaçlı kullanılan atkıdan çekmeli (halkalı/ilmekli/kesiksiz havlı) tekniğinde boyanmamış keten iplikleri ile birlikte atkıda kullanılan yünlü iplikler; kök boya ve indigonun karışımı ile çeşitli mor, menekşe, koyu mavi, vb. tonlarının sağlandığı ifade edilmektedir.[38]


1.3. “Atkıdan Çekmeli” (Atkıdan halkalı / ilmekli /Kesiksiz havlı) dokumalarda desen Anlayışı

Mısır’da dokunduğu düşünülen çekmeli dokumalarda genellikle madalyon deseni görülmektedir. Bununla birlikte kenar çizgileri (kontür), geometrik desenler, insan yüzleri, hayvan, çiçek motifleri de kullanılmıştır. Dokumalarında (giderek açılan renk geçişleri ile) renk tonlamalı geçişleri ile desen oluşturulmuştur.

Aynı hizada farklı renklerin varlığı, desen atkısının iplik uçlarının arkada yüzmesi ya da arka kısımda kesilmiş uçların olabileceğini düşündürmektedir. (Fotoğraf 8) Kumaşların arkaları görünmediği için hangi olasılıkların gerçekleştiği bilinmemekle birlikte atölyede yapılan deneysel çalışmalar sonucu öngörüde bulunmak mümkün olmaktadır.

Ayrıca bu tekniğin, Mısır’da M.Ö. 400 yıllarında geometrik desenler oluşturmak için kullanılmakta olduğu, öte yandan yüzeyde kabarık ve havlı, tüylü görüntü elde etmek için de uygulanmış olabileceği belirtilmektedir.[42]

Mısır’ın Hristiyanlık dininden etkilenmiş olması Kopt (Kıpti) dokumalarda kullanılan figürlerin geleneksel motif anlayışının yerine Hristiyan motiflerinin olması ile değişiklik göstermiş olduğu kabul edilmektedir. Koptik figürlerin uygulanmış olduğu dokumaların bazılarında ise insan figürleri önden görünüşlü yapılarak baş ve gözlerin büyük çalışılmış olduğu ifade edilir.[43] Koptlar’ın tekstil sanatında kalabalık bitki ve çiçek süslemeleri 12. yüzyıla kadar devam ederek halk sanatı özelliklerinin korunduğu belirtilir. Kopt desenlerinin yapım becerisi, teknik ve malzeme kullanım özelliklerinin ayırt edildikleri en erken dönem M.S. 3.yüzyıla işaret edilmektedir. Kopt sanatında M.S. 4.-5.yüzyıla kadar form ve desen gelişmelerinde daha çok antik sanat döneminin esintilerinin izlendiği, 6. ve 7.yüzyıllarda ise Kopt sanatının en üst noktaya ulaştığı kabul edilmektedir.[44]

Atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) dokumalarda kullanılmış yüzey şekillendirmelerini değerlendirdiğimizde en çok bilinen formlardan birisinin madalyon deseni olduğunu söyleyebiliriz.

Madalyon desenlerin, giysilerin genellikle omuz, diz ve giysilerin diğer aşınabilecek yerlerine uygulanmasının yanı sıra perde ve kilise duvarlarında da kullanıldığı belirtilmektedir.[45]

Ayrıca Mısır’da dokunmuş tarihsel bir örnek olan, 6. yüzyıla tarihlendirilmiş dokumalarda, keten ve yün ipliklerinin kullanıldığı, dua eden kadın olarak betimlenmiş dinsel figürlerin atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) teknikle oluşturulduğu ifade edilmektedir.[47]

Collingwood; M.S. 400-500 yıllara tarihlenmiş, atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) Mısır dokumalarında farklı renklerde kullanılan yün iplikleri ile kısa çekmeler yapılarak, çok renkli desenler elde edilmiş olduğunu belirtmektedir.[49]

2. Benzer desen Örneklerinin Karşılaştırılması

Çalışmamızda karşılaştırma için seçilen örnekler, desen benzerliklerine göre, sınıflandırılmıştır. Tablolar türün özelliklerini ortaya çıkarmak amacıyla oluşturulmuştur. Seçilmiş müze örnekleri kendi içlerinde ayrıntılı açıklamalarla benzer özelliklerine dikkat çekilerek, görsel dokuma analizleri kontrol edilerek irdelenmiştir. Toplamda 13 örneğin kaynak bilgileri ile birlikte, detaylı fotoğrafları üzerinden dokuma analizi yapılarak 6 adet farklı grup düşünülmüş, desen benzerlikleri gözetilerek tablolara yerleştirilmiştir. Müze bilgilerinde yer almayan özellikler ise görseller incelenerek tamamlanmış, karşılaştırma yapmak olanaklı duruma gelmiştir. Karşılaştırma tablolarının biçimi tüm örnekleri kapsayacak şekilde hazırlanmıştır.

Dokuma türü olarak özelliklerin tespiti için karşılaştırmalar yararlı olmaktadır. İncelemeler sonucunda bir dokuma, desenlendirme yöntemi olarak çekmenin açıklanması, çekmedeki farklı tekniklerin sınırlarının irdelenmesi ve bu dokuma kumaş grubunun bir tür olarak ele alınmasının mümkün olduğu görülmektedir.

1.1. Tablolar ve değerlendirmeler

Yazıda, birçok araştırmada yer alan değişik tanımlar kullanılmakta olup, tüm tanımların olumlu ve olumsuz yanları incelenmiştir. Bu yazı kapsamında şimdilik dokumalar ile karşılaşılan ve yayına geçen ilk sözcük olduğu için (1999-Akdeniz Dokumacılığından Örnekler adlı bildiride, “Mersin’de çekmeli”, olarak adlandırılan) “çekmeli dokumalar” sözcüğü kullanılmıştır.[50] Tekniğin ortak olduğu göz önüne alınarak tüm tablolar aynı ad ile betimlenmiştir.

Tablo 2’de; Metropolitan Sanat Müzesi’nde ve Victoria & Albert Müzesi’nde yer alan atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) dokuma örnekleri yer almaktadır. Bu tabloda; Fotoğraf 11 ve Fotoğraf 12’deki örneklerin 4. yüzyıl ve 6. yüzyıl aralığına ait dokumalar olduğu, keten ve yün ipliklerle yapıldığı, zemin örgüsünde bezayağı B(1/1), desenlendirmeler de ise atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) tekniği kullanıldığı belirtilmektedir.

İki örnekte de spiral bant ve insan yüzüne benzeyen desenler görülmektedir. Fotoğraf 11’de hangi renklerin kullanıldığı görülmese de Fotoğraf 12’de kullanılan renk tonlarına benzer ya da aynı olabileceği, renklerin açık ve koyu tonlarından anlamak mümkündür. Her iki örnekte de insan figürünün ve spiral bandın birbirlerine çok benzerliği bize bu iki dokumanın aynı yerde dokunmuş ya da bu iki parçanın aynı dokumanın parçaları olabileceğini düşündürmektedir.

Başka bir örnek olarak; Dumbarton Oaks Sanat Müzesi ve The George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi’nde bulunan dokumalar karşılaştırılmıştır. Tablo 3’de yer alan Fotoğraf 13, 14 ve 15’teki bu örnekler müze kaynaklarına göre; 4. yüzyıl ve 6. yüzyıl aralığına ait dokumalardır. Görsellerin incelenmesine göre, Keten ve yün ipliklerle yapılan bu üç örneğin zemin örgüsünde bezayağı B(1/1) örgü kullanılmıştır. Desenleri oluşturan kısımlarda ise atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği uygulanmış olduğu anlaşılmaktadır. Desenleri incelediğimizde üç örnekte de madalyon gibi algılanan desenlerin kullanıldığını görmekteyiz.

Sekizgen madalyonda, yünlü ve boyanmamış keten iplikleri kullanılarak atkıdan ilave iplik ile halka / ilmek görüntüsü oluşturacak şekilde yüzeye çekilip desenlendirilerek dokunduğu bilgisi yer almaktadır.[51] (Fotoğraf 13)

Fotoğraf 14 ve Fotoğraf 15‘te yer alan örneklerin renkleri müzeden gelen bilgilerde yer almasa da, görseli incelediğimizde, Fotoğraf 13 ile aynı ya da çok yakın renkler olduğunu görmekteyiz. Madalyona benzeyen şeklin zemininde kullanılan koyu renkli iplikler, üç örnekte de aynı ya da benzer kullanılmıştır. Dokumaların kare desenini oluşturan iç kısımlarında sıcak renkler kullanılarak renk tonlamaları ile örneklerin birbirlerine çok yakın renk tonları uygulanmış olduğu anlaşılmaktadır. Sekizgen madalyonun iç kısmına kare ve dörtgenlerden oluşan 8 adet geometrik şekiller yerleştirilmiştir. Bu şekillerin uzantıları madalyon deseninin ortasında bulunan merkezde birleşmektedir. Kare ve dörtgenlerin çevresinde yaprak deseni şekline benzer, iç kısımda 8, dış kısımda da 8 adet olmak üzere toplamda 16 adet yaprak deseni 3 örnekte de aynı kullanılmıştır.

Üç örnek dokumada da atkı ipliğinin çekme (halka/ ilmek/ kesiksiz hav) uzunluklarının yaklaşık olarak aynı ölçülere sahip olduğu düşünülmektedir.

Madalyon deseni gibi algılanan, ilave atkı ipliğinin yüzeye çekilerek dokunması ile oluşan diğer dokuma örnekleri ise; Cooper Hewitt Smithsonian Tasarım Müzesi ve Metropolitan Sanat Müzesi’nden seçilen örneklerdir. (Tablo 4: Fotoğraf 16/17) Müze kaynağında, ilgili kumaşlar hakkında yer alan bilgilerde 3. yüzyıl ve 5. yüzyıl aralığına tarihlenen dokumalarda da keten ve yün iplikleri kullanılmış olduğu belirtilmiştir. Her iki dokumanın da zemin örgüsü bezayağı B(1/1)dir. Kumaş görsellerinden, desenleri oluşturan bölümlerde atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği kullanıldığı görülmektedir. Bu tekniğin dokumaların hemen hemen tüm yüzeyinde uygulandığı izlenmektedir.

İki örnekte de madalyon desenin kenar kısımlarında kalın bir çember, iç bölümünde kare, yuvarlak ve çizgi şeklinde geometrik desenler kullanılmıştır. Orta kısmında kare, karenin iç kısmında ise baklava dilimlerine benzer şekiller yer almaktadır. Kareyi çevreleyen 4 adet kalın çizgi şekli ve onun etrafında ise 8 adet p ve d harflerine benzer geometrik desenler kullanılmıştır. Madalyonun içinde büyüklükleri birbirlerinden farklı daireler de simetrik bir şekilde madalyonun içine yerleştirilmiştir

Fotoğraf 16’daki atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) dokuma tekniğinin, bir perdenin orta kısmında büyük bir madalyon deseninde uygulandığı, ayrıca zeminde bu dokuma tekniği ile yapılmış, boyanmamış keten ve çevresinde siyah yünlü ipliklerle dokunmuş bordür olduğu belirtilmektedir.[52]

Fotoğraf 16’da koyu renkli bordur ve madalyon kısmındaki çekme (halka/ ilmek/ kesiksiz hav) yüksekliklerinin, zemindeki açık renkli kısımlara göre daha kısa olduğu görülmektedir.

Fotoğraf 16 ve Fotoğraf 17’nin desen ve renk benzerliklerine bakıldığında, bu kumaşların aynı anlayışla dokunmuş bir kültürün parçası olabileceğini düşündürmektedir.

Madalyona deseni gibi algılanan desenlendirme örneklerinden diğer ikisi ise Fotoğraf 18 ve 19’da görülmektedir. Tablo 5’teki iki örnekten Fotoğraf 18’deki, 4. yüzyıl ile 6.yüzyıl aralığına tarihlenen, Victoria & Albert müzesinde bulunan, Fotoğraf 19’daki ise 3. yüzyıl’da dokunduğu düşünülen ve Metropolitan Sanat Müzesinde yer alan örneklerdir. İki örnekte de benzer renkli keten ve yün ipliklerinin kullanıldığı, zemin örgüsünde bezayağı B(1/1), deseni oluşturan kısımlarda ise atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniğinin uygulandığını görmekteyiz.

Resim 18’teki örneğin kaynak bilgilerinde; zemin atkısı ve çözgüsünde boyanmamış keten ipliği, desen atkılarında ise mor renkli yün ipliği kullanıldığı ifade edilmektedir. Muhtemelen asarak kullanılan bir tekstil parçası ya da örtü veya bir tunik parçası olarak yapılmış olabileceği belirtilmiştir. [53]

Victoria & Albert ve Metropolitan Sanat Müzesinde bulunan bu örneklerin desen atkısının çekme (halka/ ilmek/ kesiksiz hav) yükseklikleri ve sıklıklarının birbirine yakın olduğu düşünülmektedir.

Diğer atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli) dokuma örneklerinden ikisi ise; Metropolitan Sanat Müzesi’nde yer alan Tablo 6’da Fotoğraf 20 ve 21 olarak yer alan örneklerdir. Bu iki örnek de müze kayıtlarında 4. yüzyıl ve 5. yüzyıl’da dokunmuş kumaşlar olarak belirtilmiştir. Keten ve yün ipliklerinin kullanıldığı dokumaların her ikisinde de, zemin örgüsü bezayağı B(1/1) dir. Deseni oluşturan kısımlarda ise atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) tekniğin kullanılmış olduğu görülmektedir.

Atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği, Fotoğraf 20’de madalyon dairenin tümünde, Fotoğraf 21’de ise madalyon ve onun alt kısmında bulunan bordürde uygulanmıştır. Fotoğraf 20’de kaynağa dayalı olarak renk bilgisi verilmese de; İki örnekte de desen ve renklerin birbirine benzediği söylenebilir. Madalyon desenin dış kısmında dairenin etrafı küçük dikdörtgenler ile çevrilmiştir. İç kısımlarında ise küçük dikdörtgenlerden oluşan dört tane simetrik olmak üzere geometrik desenler görülmektedir. Kumaş görselleri incelendiğinde bu desenlerin boyut olarak birbirine çok yakın olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, Tablo 6’da kumaşların detay resimlerine baktığımızda kullanılan renklerin de aynı olabileceği tahmin edilmektedir.

Detay görsellerinden aynı zamanda, iki dokumanın da 3 ya da 4 sıra bezayağı B(1/1) örgü ile dokunduktan sonra 1 sıra atkıdan çekmeli (halkalı/ilmekli/kesiksiz havlı) tekniği uygulandığı tahmin edilmektedir. Ayrıca, Fotoğraf 20 ve 21’de yer alan her iki kumaşın çekme (halka / ilmek / kesiksiz hav) yüksekliklerinin ve sıklıklarının aynı olduğu söylenebilir.

Harvard Sanat Müzesi ve Metropolitan Sanat Müzesi’nde yer alan atkıdan çekmeli (halkalı /ilmekli/ kesiksiz havlı) dokuma örnekleri ise Tablo 7’de karşılaştırılmıştır. Müze kayıtlarında, Fotoğraf 22 ve 23’teki örneklerin 4. yüzyıl ve 5. yüzyıl aralığına ait dokumalar olduğu, keten ve yün ipliklerle yapıldığı belirtilmektedir. Kare biçimindeki kumaşların orta bölümünde tapestry (resimli dokuma) (kilim) tekniği ile dokunduğu belirtilmektedir. Orta bölümü çevreleyen kumaşın dış kısmında ise zeminde bezayağı örgü kullanılarak ilave atkı iplikleri ile uzun çekmeler (halkalar / ilmekler / kesiksiz havlar) elde edildiği görülmektedir.

Müzede yer alan bilgilerde, Fotoğraf 22’de orta kısımda kullanılan renkli yünlü (çoğunlukla mavi) ve boyanmamış keten iplikler ile tapestry (resimli dokuma) (kilim) tekniği yapıldığı, resimli dokumayı çevreleyen çekmeli tekniklerinde ise keten ipliklerinin kullanıldığı belirtilmektedir. Dokumanın orta kısmında kırmızı ayaklı ve gagalı bir bıldırcını çevreleyen altın ve mavi renkli dairelerin yapıldığı müze envanter bilgilerinde yer alan diğer bilgilerdir. Ayrıca, madalyonun dört tarafında köşelerde tavşan ve aslan figürleri, diğer kısımlarda ise asma yaprakları, üzüm salkımlarının olduğu, resimli dokumayı çevreleyen çekmelerin (halkalar / ilmekler / kesiksiz havlar) her 10-12 sırada bir belli aralıklarla kumaş yüzeyine çekildikleri ifade edilmektedir.[54]

Fotoğraf 23’ün orta kısmında da kırmızı ayaklı bir kuş figürü yer almaktadır. Kuşun çevresinde geometrik desenlerle birlikte insan ve hayvan figürü görülmektedir. Dokumaların fotoğraflarından ayrıntılı gözlemlememiz sonucu tapestry (resimli dokuma) (kilim) tekniği ile yapılan dokumayı çevreleyen bölümdeki atkı çekmelerinin (halka / ilmek / kesiksiz hav) zemin atkısı üzerinden her 11-13 sırada bir yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. Orta kısımda renkli yün iplikleri ile boyanmamış keten ipliklerinin, orta bölümü çevreleyen kenar kısımlarında ise sadece boyanmamış keten ipliklerinin kullanıldığı müze kaynağında yer alan diğer bilgilerdir.

İki örnekte de; kompozisyonun benzer anlayışta ancak farklı düzenlemeler ile yapıldığı, renk ve figürler olarak dokuyucu veya bölgenin farkını taşıdığı söylenebilir. Ancak atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) tekniği olarak yapısal benzerliğin aynı türün örnekleri olduğu konusunda kuşkuya yer vermediği düşünülmektedir.

SONUÇ

Dünya müzelerinde atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) dokumaları araştırdığımızda, bu teknikte dokunmuş çok sayıda örneğin olduğu tespit edilmiştir. Bu örneklerin müze kayıtlarında Mısır dokumaları olarak kaydedilmiş olduğunu görmekteyiz. Uzmanlarca tespit edilen tarihler göz önüne alındığında ise bu dokumaların, tekniğin bilinen en eski örnekleri olduğunu kabul edebiliriz. Bu örnekler el dokumacılığının basit araçlarla gelişmiş desenler yaratmada ne kadar yaratıcı olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda bu örnekler dokuyucunun yaratıcılığını da ortaya koymaktadır.

Yüzeydeki doku ve hacim etkisi, “çekmeli dokuma” tekniği ile sağlanmaktadır. Ayrıca, yüzey şekillendirmesinde özgün biçimlendirmeler ortaya konmuştur. Bu tekniğin çok değişik yüzey şekillendirmelerine olanak sağlayan bir kapasitesi olduğunu, dokunmuş Mısır kumaşlarındaki zengin görsel etkiyi izlediğimizde görmekteyiz. Daha açık bir deyişle Mısır kumaşları olarak bilinen tarihsel dokumalar tekniğin gelişe bilirliğini göstermektedir.

Mısır’da belli bir bölgede üretilmiş olan ve Dünya müzelerinde yer alan atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) dokumalar, desenleri üzerinden gruplandırılmıştır. 6 kategoride yapılan gruplandırma tablolar üzerinden irdelenmiştir. Her grup tablo içinde benzerlikleri ile ele alındığında, desen özelliklerinden başka, dokuma yapıları, kullanılan hammadde, ipliğin yapısı ve kullanım yerleri bakımından da görsel benzerlik taşıdığı görülmüştür. Altı grubun içinde yer alan 13 dokuma örneğine bakıldığında; bu dokumalarda kullanılan teknik, renk ve desenlerin birbirlerine benzediği söylenebilir. Bu benzerliklere dayanarak, kumaşların aynı yerlerde dokunmuş olabileceği, hatta aynı kumaşın parçaları olabileceğini de düşünmek mümkündür.

Bu örnekler ışığında; atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) dokuma tekniğinin, desenli dokumalar yaratmak konusunda, önemli bir yeri olduğunu söyleyebiliriz. Bu doğrultuda, desenlendirmenin yalnızca renkler aracılığı ile değil aynı zamanda dokuma tekniğinin özgün bir yüzey dokusu oluşturması ile de sağlanabildiğini görüyoruz. Bu nedenle atkıdan çekmeli (halkalı/ ilmekli/ kesiksiz havlı) dokuma eylemi, önemli bir desen geliştirme olanaklarının tarihsel bir örneği olarak düşünülmektedir. Bu açıdan bu yazı kapsamında ele alınan, Mısır’da M.S. 3. yüzyıl ve 6. yüzyıl aralığında dokunmuş olan örneklerdeki; renk, desen çeşitliliği günümüze dek uzanmaktadır. Ayrıca “çekmeli tekniğin” kumaş yüzeyindeki ipliğin ışık ile etkilenmesini sağlayan dokusal yapısı, iplik yapısının farklılıkları ile dikkatimizi çekmektedir. İpliğin inceliği, kalınlığı, büküm özelliği veya tüylü yapısı, dokusal etkiyi çeşitlendirmektedir.

Anadolu’daki örnekler de tarihsel dokuya benzemektedir. Ancak yaşayan yerel örnekleri kapsamlı bir biçimde yapısal ve desen farklılıklarıyla başka bir yazının konusu olarak ele almak gerekmektedir. İzmir, Kırklareli, Antalya, Konya ve Mersin’de yapılan araştırmalar bu tekniğin günümüze dek uzanmakta olduğunu ve dokuyucunun belleğinde neredeyse yeniden hayat bulduğunu göstermektedir.

Teknik; günümüz teknolojisinin kolaylığından uzak olsa da renk, desen, kompozisyon ve yüzeyde oluşturduğu doku ve hacmin görsel etkileri ve kullanım alan çeşitliliği ile dokuma eyleminin yaratma olanağını zorlamak konusunda ne kadar eskilere gidilebileceğini göstermektedir. Dokumada sürdürülebilir bir yaratıcılığın varlığını ortaya koymaktadır. Aynı zamanda gelişen teknolojiye paralel olarak insan emeğinin, el dokumacılığının yaratıcılığını, sonsuzluğunu ve zenginliğini göstermektedir. Bu ve benzer teknikler ile yapılmış olan dokumalar tekstil sanatçılarının/tasarımcılarının yaratıcılık kaynağını oluşturabilmektedir.

Sonuç olarak, atkıdan çekmeli (halkalı / ilmekli / kesiksiz havlı) tekniği çeşitli araştırmalarda farklı tanımlamalar ile yer alsa da tekniğin ilave atkı ipliğinin (desen atkısı) mil, şiş vb. araçlar yardımıyla yüzeye çekilmesi sonucu oluşması, Anadolu’da kullanılan adlardan biri olması ve Türkçe anlatımla doğru ifade eden bir sözcük olmasından dolayı “çekmeli” sözcüğü ile tanımlanması, desen yapma özelliği olan bu dokuma tekniğinin çekmeli tekniği olarak ifade edilmesi uygun görülmektedir. Kumaşlar nerede ve ne zaman dokunmuş olursa olsun, dokuma teknikleri, desen kapasiteleri veya renk, malzeme özellikleri ile ortak gruplarda sınıflandırıldığında; dokumada desenlendirme tekniği ile daima tekstil sanatçılarına ve tasarımcılarına esin kaynağı olmayı sürdürecektir.

KAYNAKÇA

Atalayer, Günay (1999). “Akdeniz Dokumacılığından Örnekler”, 2000’li Yıllarda Türkiye’de Geleneksel Türk El Sanatlarının Sanatsal, Tasarımsal ve Ekonomik Boyutu Sempozyumu Bildirileri, Ankara, Kültür Bakanlığı Yayınları.

Atalayer, Günay “Mersin’de Anadolu Dokumacılığının İzleri Üzerine”, Mersin Sempozyumu, 19-22 Kasım 2008, Cilt 2, Mersin

Barber, E.J.W (1991). Prehistoric Textiles, Usa, Princeton University Press

Blumenau,Lili (1972).Creative Design in Wall Hangings, New York,CrownPublishers,Inc.

Collıngwood, Peter (1976). The Techniques of Rug Weaving, London, Published by Faberand Faber Limited

Fazlıoğlu, İsmail (2001). Eskiçağda Dokuma, İstanbul, Eskiçağ Enstitüsü Bilimleri Yayınları

Forbes, Robert James (1987). Studies in Ancient Technology, New York, Volume IV, E. J. Brill,

Gezicioğlu, F.Yelda ve Atalayer, Günay (2018). Bir Kültürel Değer Olarak Desenli Tekstillere Bir Örnek, Uluslararası Kültür, Sanat ve Toplum Sempozyumu, 18– 20 Ekim 2018, Van

Gezicioğlu, F.Yelda (2020). Atkıdan Çekme Desenli Dokumalarda Yüzey ve Hacim, Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Sanatta Yeterlik Tezi

Harris, Jennifer (2004). 5000 Years of Textiles, Published by the British Museum

Held, Shirley E (1973). Weaving, Usa, Holt, Rineartand Winston, Inc

Jenkins, David (2003). The Cambridge History of Western Textiles, Cambridge University Press

Özay, Suhandan (1996). “Kopt Kumaşları”, Art Decor, sayı 40-41, Temmuz-Ağustos 1996

Raoul D’Harcourt, (2002). Textiles of Ancient Peru and Their Techniques, Dover Publications, Inc, New York

Salman, Fikri (2011). Türk Kumaş Sanatı, Erzurum, Atatürk Üniversitesi

Schoeser, Mary (2003). World Textiles a Concise History, London, Thames & Hudson World of art

Kaynak Kişiler

Kathrin Culborn (Conservator, Textile Conservation) Metropolitan Sanat Müzesi, Kathrin.Colburn@ metmuseum.org

Sumru Belger Krody (Senior Curator), The George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi, skrody@ email.gwu.edu

Şimşek, Fatma. Doğum Tarihi: 1965,Doğum Yeri: Mersin-Bozon, Mesleği: Ev hanımı-Dokumacı, (28.05.2018)

Görsel Kaynaklar

Tablo 2/Fotoğraf 11

Metropolitan Sanat Müzesi, https://www.metmuseum.org/art/collection/search/443630(Erişim Tarihi 15.02.2020)

Tablo 2/ Fotoğraf 12

Victoria&Albert Müzesi, http://collections.vam.ac.uk/item/O263171/textile-fragment-unknown/ (Erişim Tarihi 15.02.2020)

Tablo 3/ Fotoğraf 13

Kathrin Colburn, Dumbarton Oaks Sanat Müzesihttps://www.doaks.org/resources/textiles/catalogue/ BZ.1972.2(Erişim Tarihi 15.02.2020)

Tablo 3/ Fotoğraf 14

Sumru Belger Krody (Senior Curator), skrody@email.gwu.edu The George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi

Tablo 3/ Fotoğraf 15

Sumru BelgerKrody (SeniorCurator),skrody@email.gwu.eduThe George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi

Tablo 4/ Fotoğraf 16

Cooper Hewitt Smithsonian Tasarım Müzesi, https://collection.cooperhewitt.org/objects/18130385/ (Erişim Tarihi 14.03.2020)

Tablo 4/ Fotoğraf 17

MetropolitanSanat Müzesi, https://www.metmuseum.org/art/collection/search/443250 (Erişim Tarihi 02.03.2020)

Tablo 5/ Fotoğraf 18

Victoria&Albert Müzesi,http://collections.vam.ac.uk/item/O263127/textile-fragment-unknown/(Erişim Tarihi 02.03.2020)

Tablo 5/ Fotoğraf 19

Metropolitan Sanat Müzesi, https://www.metmuseum.org/search-results#!/search?q=90.5.589(Erişim Tarihi 14.03.2020)

Tablo 6/ Fotoğraf 20

Metropolitan Müzesi,https://www.metmuseum.org/search-results#!/search?q=89.18.28(Erişim Tarihi 16.03.2020)

Tablo 6/ Fotoğraf 21

Metropolitan Müzesi, https://www.metmuseum.org/search-results#!/search?q=89.18.146(Erişim Tarihi 16.03.2020)

Tablo 7/ Fotoğraf 22

Harvard Sanat Müzesi, https://idscache.harvardartmuseums.org/ids/view/400308863?width=3000&- height=3000 (Erişim Tarihi 15.02.2020)

Tablo 7/ Fotoğraf 23

Metropolitan Sanat Müzesi, https://www.metmuseum.org/search-results#!/search?q=89.18.21(Erişim Tarihi 15.02.2020)

internet Kaynakları

Kathrin Colburn, July 2019 https://www.doaks.org/resources/textiles/catalogue/BZ.1972.2(Erişim Tarihi 15.02.2020)

Victoria & Albert Müzesi, http://collections.vam.ac.uk/item/O263127/textile-fragment-unknown/ (Erişim Tarihi 02.03.2020)

Harvard Sanat Müzesi, https://idscache.harvardartmuseums.org/ids/view/400308863?width=3000&- height=3000 (Erişim Tarihi 15.02.2020)

Harvard Sanat Müzesi https://www.harvardartmuseums.org/collections/object/288837?position=0 Erişim Tarihi(05.05.2020)

Kathrin Colburn,“Loops, Tabs, andReinforcedEdges: EvidenceforTextiles as ArchitecturalElements,” in Catalogue of theTextiles in theDumbartonOaksByzantine Collection, ed. GudrunBühland Elizabeth Dospěl Williams (Washington, DC), 2019, https://www.doaks.org/resources/textiles/ essays/colburn , (Erişim Tarihi05.04.2020)

Mark Van Strydonck, Antoine De Moor, Dominique Bénazeth, 14c Datıng Compared To Art Hıstorıcal Datıng Of Roman And Coptıc Textıles From Egypt,bythe Arizona Board of Regents on behalf of theUniversity of Arizona,Radıocarbon, Vol 46, Nr 1, 2004 https://journals.uair.arizona.edu/index. php/radiocarbon/article/view/4264

Kaynaklar

  1. Shirley E. Held. “Weaving”, Holt, Rineartand Winston, Inc, USA, 1973, s.5-6.
  2. İsmail Fazlıoğlu, Eskiçağda Dokuma, Eskiçağ Enstitüsü Bilimleri Yayınları, İstanbul, 2001, s.1.
  3. Held, a.g.m., s.26.
  4. Fikri Salman, Türk Kumaş Sanatı, Erzurum, Atatürk Üniversitesi, s.3-4-5.
  5. Barber, a.g.e., s.149.
  6. PeterCollıngwood, TheTechniques of RugWeaving, Published by Faberand Faber Limited, London, 1976, s.211.
  7. Robert James Forbes, Studies in Ancient Technology, Volume IV, E.J.Brill, New York, 1987, s.210.
  8. David Jenkins, The Cambridge History of Western Textiles, Cambridge UniversityPress, 2003, s.36.
  9. Raoul D’Harcourt, Textiles of Ancient Peru and Their Techniques, DoverPublications,Inc, New York, 2002, s.3-4.
  10. D’harcourt ,a.g.e., s.20.
  11. Collıngwood, a.g.e., s.211.
  12. Mary Schoeser, World Textiles a Concise History, Thames&Hudson Wolrld of art, London, 2003, s.178.
  13. Collıngwood, a.g.e., s.211.
  14. Atkıdan “Çekmeli” Dokumaların Analizi, Desen Anlayışı, Deneysel Yeni Uygulamaların İrdelenmesi ve Sanatsal Önermeler, Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Sanatta Yeterlik Tezi, s.22,23.
  15. Günay Atalayer, “Akdeniz Dokumacılığından Örnekler”, 2000’li Yıllarda Türkiye’de Geleneksel Türk El Sanatlarının Sanatsal, Tasarımsal ve Ekonomik Boyutu Sempozyumu Bildirileri, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1999, s.21-23.
  16. “Atkıdan “Çekmeli” Dokumaların Analizi, Desen Anlayışı, Deneysel Yeni Uygulamaların İrdelenmesi ve Sanatsal Önermeler” adlı tezden alınmıştır, s.22, 24, 53.
  17. KathrinColburn,“Loops, Tabs, and Reinforced Edges: Evidence for Textiles as Architectural Elements,” in Catalogue of the Textiles in the Dumbarton Oaks Byzantine Collection, ed. GudrunBühland Elizabeth Dospěl Williams (Washington, DC), 2019,https://www.doaks.org/resources/textiles/essays/colburn , 05.04.2020
  18. Sumru Belger Krody (Senior Curator), skrody@email.gwu.edu The George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi
  19. Bu makalede; “Atkıdan “Çekmeli” Dokumaların Analizi, Desen Anlayışı, Deneysel Yeni Uygulamaların İrdelenmesi Ve Sanatsal Önermeler” adlı tezde analizleri yapılan, Dünya müzelerinden seçilmiş 40 adet dokuma içerisinden belirlenen 13 örneğin karşılaştırılmaları müze bilgilerinde belirtildiği şekilde değerlendirilerek yer verilmiştir.
  20. GünayAtalayer, “Mersin’de Anadolu Dokumacılığının İzleri Üzerine”, Mersin Sempozyumu, 19-22 Kasım 2008, Cilt 2, s.1339.
  21. Edirne Müzesi örneğinin küçük bir parça olduğu, bütünü hakkında bir bilgi olmadığı göz önüne alınarak bu parça üzerinden değerlendirme yapılmıştır.
  22. Günay Atalayer fotoğraf arşivi, 2004.
  23. Kilim tekniği, B1/1 örgü kullanılan ancak çözgü ile atkı arasındaki sıklık ve iplik kalınlıkları farkları ile yaratılan bir dokuma tekniğidir. Bu farklar çözgünün görünmediği atkının hem ön hem de arkada yüzeyi oluşturduğu bir tekniktir. Anadolu’ya özgü ilikli, iliksiz gibi çeşitleri uygulanmaktadır. Anadolu’daki yaygınlığı düşünülerek kilim sözcüğünün özellikle kullanılması tercih edilmiştir.
  24. Günay Atalayer, Sözlü görüşme, 01.05.2020.
  25. Lili Blumenau, Creative Design in Wall Hangings, Crown Publishers, Inc. New York, 1972, s.5.
  26. Yelda Gezicioğlu, Günay Atalayer, “Bir Kültürel Değer Olarak Desenli Tekstillere Bir Örnek”, Uluslararası Kültür, Sanat ve Toplum Sempozyumu, 18– 20 Ekim 2018 / Van, s.841.
  27. “Atkıdan Çekmeli” Dokumaların Analizi, Desen Anlayışı, Deneysel Yeni Uygulamaların İrdelenmesi ve Sanatsal Önermeler, Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Sanatta Yeterlik Tezi, s.116 .
  28. Fatma Şimşek. Doğum Tarihi: 1965,Doğum Yeri: Mersin-Bozon, Mesleği: Ev hanımı-Dokumacı.
  29. F. Yelda Gezicioğlu, Fotoğraf arşivinden.
  30. KathrinColburn, “Loops, Tabs, andReinforcedEdges: EvidenceforTextiles as ArchitecturalElements,” in Catalogue of the Textiles in the Dumbarton Oaks Byzantine Collection, ed. Gudrun Bühland Elizabeth Dospěl Williams (Washington, DC), 2019, https://www.doaks.org/resources/textiles/essays/colburn , 05.04.2020.
  31. Colburn, a.g.e., s.7.
  32. Colburn, a.g.e., s.7.
  33. F. Yelda Gezicioğlu, Günay Atalayer, Atölye Uygulaması, Deneysel Çalışma, 2018.
  34. Collingwood, a.g.e., s.219.
  35. Collingwood, a.g.e., s.219.
  36. Harvard Sanat Müzesi https://www.harvardartmuseums.org/collections/object/288837?position=0(05.05.2020).
  37. Schoeser, a.g.e., s.40.
  38. Mark Van Strydonck,“Antoine De Moor”, DominiqueBénazeth, 14c Datıng Compared To Art Hıstorıcal Datıng Of Roman And Coptıc Textıles From Egypt, bythe Arizona Board of Regents on behalf of the University of Arizona Radıocarbon, Vol 46, Nr 1, 2004,s.236-237.
  39. Strydonck, a.g.e., s.236.
  40. Strydonck, a.g.e., s.237.
  41. Sumru Belger Krody (Senior Curator),skrody@email.gwu.eduThe George Washington Üniversitesi Tekstil Müzesi.
  42. Schoeser, a.g.e., s.40.
  43. Jennifer Harris, 5000 Years of Textiles, Published by the British Museum, 2004, s.63-65.
  44. Suhandan Özay, “Kopt Kumaşları”, Art Decor, sayı 40-41, Temmuz-Ağustos 1996 s.162-163-164.
  45. Held, a.g.e.,s.36.
  46. Held, a.g.e., s.37.
  47. Harris, a.g.e., s.65.
  48. Harris, a.g.e., s.65.
  49. Collingwood, a.g.e., s.211.
  50. Atalayer, “Akdeniz Dokumacılığından Örnekler”, 2000’li Yıllarda Türkiye’de Geleneksel Türk El Sanatlarının Sanatsal, Tasarımsal ve Ekonomik Boyutu Sempozyumu Bildirileri, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1999, s.21-23-29
  51. KathrinColburn, a.g.e., July 2019 https://www.doaks.org/resources/textiles/catalogue/BZ.1972.2.
  52. Held, a.g.e., s.37.
  53. Victoria & Albert Müzesi, http://collections.vam.ac.uk/item/O263127/textile-fragment-unknown/
  54. Harvard Sanat Müzesi, https://idscache.harvardartmuseums.org/ids/view/400308863?width=3000&height=3000.

Şekil ve Tablolar